Muğla’nın Bodrum ilçesi Yokuşbaşı Mahallesi’nde bulunan 150 yıllık tarihi geçmişe sahip Kökcü Dede Sarnıcı ve yanındaki namazgahın, 2 ay evvel Bodrum Belediyesi tarafından bakım ve tamiri yapıldı.
Sarnıcın duvarları beyaza, kapısını çevreleyen mermer çerçeveli kısım ise maviye boyandı.
Tarihi yapının özgünlüğüne sadık kalınmadan yapıldığı ileri sürülen çaışmalar sırasında sarnıcın kitabesi de boyayla kapatıldı.
ÇALIŞMAYA REAKSİYON GÖSTERDİ
Bölgede sarnıçlar üzerinde araştırma yaparken durumu fark eden Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Namık Açıkgöz, Bodrum Belediyesi’nin bu çalışmasını, ‘kaş yaparken göz çıkarmaya’ benzetip, eleştirdi.
Prof. Dr. Açıkgöz, sarnıcın kitabesindeki boyaları kazıyıp tekrar yazı ve motifleri ortaya çıkardı. Prof. Dr. Açıkgöz, akabinde toplumsal medya hesabından olaya yansısını içeren dikkat cazip bir paylaşımda bulunarak, “Bodrum girişindeki tümsekte solda bulunan ve Bodrum Belediyesi’nin bakımını yaptığı ve her sene kireçle beyaza boyadığı Kökcü Dede Sarnıcı’nda, mermer kitabesinin kat kat kireçle boyanması ve artık harflerin hiç görünmemesi üzerine, bu tarihin katline son vermek üzere kireci kazıyıp, ‘tarihi esere’ ziyan verdim. Kendimi, ‘tarihi yapıta ziyan vermek’ hatası işlemekten ihbar ediyorum!.. İşte cürüm delilleri!” dedi.
Prof. Dr. Açıkgöz’ün, sarnıcın eski ve yeni halinin fotoğraflarına yer verdiği bu paylaşımına çok sayıda kişi de takviye verdi.
“TURİSTLERE HOŞ GÖRÜNSÜN DİYE BEYAZA BOYAMAK YANLIŞSIZ DEĞİL”
Prof. Dr. Namık Açıkgöz, tarihi sarnıç önünde hususla ilgili olarak yaptığı açıklamada ise, “Muğla’ya 1994 yılından çalışmak için geldim. Yörede bulunan sarnıçlar ile ilgili olarak daima çalışma yapıyorum. Çalışmalarım sırasında Kökcü Dede Sarnıcı dikkatimi çekti. Sarnıç, beyaza bürünmüş bir haldeydi. Boyanmıştı. Halkımızın paklık anlayışında bir sorun var. Beyaz olunca pak olacağı sanılıyor. Halbuki sarnıç ve buna emsal yerler orjinal taş yahut tuğla biçiminde bırakılmalıdır. Fakat tarihi Kökcü Dede Sarnıcı, 8 kat kireç ile boyandığı için özgünlüğünü büsbütün yitirmiş ve kitabesi okunamaz hele gelmiş. Üzerindeki kireci kazıyınca kitabe lakin okunabiliyor. Bu tıp mimari eserler mümkün olduğu kadar kendi yepyeni gereci ile restore edilmeli. Turistlere hoş görünsün diye beyaza boyamak hakikat değil. Muhafaza altına almak hoş fakat mimari kıymetini bozup farklı bir biçime büründürmek gerçek bir yaklaşım değil.” dedi.
“YANLIŞTAN BİR AN EVVEL DÖNÜLMELİ”
Sarnıçların Muğla için değerli olduğuna dikkati çeken Prof. Dr. Açıkgöz, “Dünya ve Türkiye’de en çok sarnıcın olduğu yer Muğla. 270 sarnıcı yerinde şahsen, inceledim. Tahminimce Muğla genelinde 300 sarnıç var. Bu sarnıçlar, kültürel kıymetlerimiz, Muğla lokal idarelerinin sahip çıkması gerekmektedir. Sarnıcın nüfus kağıdı olan kitabeyi görünmez hale getirmişler. Bu yanlış bir uygulama. Bizler, bilim insanları olarak bu cins kıymetleri korumak için uğraş harcıyoruz. Bu bedellere ehemmiyet veren bireyler ile ortak çalışarak bu tarihi yapıları daha hoş bir hale getirebiliriz. Sarnıç bir öteki özelliği yanında namazgah olması. Burada beşerler ibadetini yapmış, abdest alıp namaz kılmış. Bu sarnıcın bir öteki özelliği insan ve hayvanların su muhtaçlıklarını karşılamak için inşa edilmiş olması. Bodrum’un girişinde olan Kökcü Dede Sarnıcı’nın özgün yapısıyla korunup, kültür ve turizme kazandırmak için mahallî idarelerin sahip çıkmasını istiyorum. Yanlıştan bir an evvel dönülmeli.” diye konuştu.
Ensonhaber
