Koronavirüs tedavisinin akabinde 4 ay sonra taburcu olarak misyona başlayan Antalya Büyükşehir Belediye Lideri Muhittin Böcek, vatandaşlara yazılı olarak açıklamada bulundu.
‘Sevgili Antalyalılar, pahalı hemşehrilerim, değerli dostlarım’ diyerek kelamlarına başlayan Lider Muhittin Böcek, “Ben Muhittin. Uncalı’da doğan köylü çocuğu Muhittin. Tarlalarda traktör üstünde alın teri akıtan, minibüs şoförlüğünden ticarete uzanan ekmeğini kazanma yolcuğunda, emeğiyle yürümüş Muhittin. Bugün, hemşehrilerinin verdiği vazife ile siyasette halkına hizmet etme gururunu kazanmış bir ‘insan’ olan Muhittin. Sizleri; çeyrek yüzyılı aşan siyasi hayatım ve CHP çatısı altında hizmet verdiğim 18 yıl boyunca, duyduğunuz inanca ve verdiğiniz sorumluluğa hiç ihanet etmemiş olmanın huzuru ve mutluluğuyla selamlıyorum” dedi.
“İÇİM VE ALNIM AK”
En büyük mutluluğunun, bütün unvanlardan muaf, evvel insan olarak ve daima insan kalarak kutsal hizmet yolcuğundan bugünlere gelmiş olmak olduğunu tabir eden Lider Böcek, şu tabirleri kullandı:
“Antalya’nın bağrında doğup büyüyen ben; sizden biri olduğumu da, koltukların ve makamların süreksiz olduğunu da, bana verdiğiniz sorumluluğun kıymetini de hiç unutmadım. Bugün; bu kadar huzurluysa içim ve alnım bu kadar ak, başım bu kadar dikse bundandır. Göğsümde taşıdığım en onurlu rozet de; memleketimin ve vatanımın hiçbir köşesinde, başımı öne eğdirecek bir yanlışa imza atmamış olmaktır. Siz bana, âşık olduğum Antalya’ma hizmet etme vazifesi bahşettiniz. Ben, bu kutsal misyonu aldığım günden beri; yılmadan, yıkılmadan, canımı dişime takarak çalıştım. Attığım her adımı; sizlere duyduğum sorumluluk, memleketime ve vatanıma olan sevdamla attım”
“PARTİMİZİN ÇATISI ALTINDAKİ BİRTAKIM MENFAAT KÜMELERİNİN İNSAN OLMAYI UNUTTUKLARINI GÖRDÜM”
Hastalık dışında, bir diğer acı gerçekle daha yüzleştiğini kaydeden Böcek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
Uğrunda savaş verdiğimiz demokrasiye yakışmayan, seçilmiş bir liderin inisiyatiflerini hiçe sayan uygulamalar yapmanın dışında; bu insanların, ben hastanede ömür savaşı verirken öleceğimi, hatta öldüğümü düşünmeleri hepimizi insanlığımızdan utandırdı. Lakin ben, yeniden birebir Muhittin’im. Dün nasılsam, bugün de öyleyim. Hala sizin bildiğiniz, tanıdığınız ve güvendiğiniz o beşerim. Ve yarın da, sizin bildiğiniz o insan olarak kalacağım. Kendimden ve taşıdığım kıymetlerden hiç vazgeçmeden, tıpkı azim ve kararlılıkla, size ve Antalya’mıza hizmete devam edeceğim. Hepinizi hürmet ve sevgiyle selamlıyor; herkese sağlıklı günler diliyorum”
Ensonhaber