Kozmostaki öbür gezegenleri keşfetmek için şimdiye kadar birçok çalışma yürüten NASA, 2018 yılında “Transiting Exoplanet Survey Satellite” (TESS) uydusunu uzaya göndermişti.
18 Nisan 2018 tarihinde SpaceX’in Falcon 9 roketiyle uzaya fırlatılan ve birebir yıl ağustos ayında misyona başlayan NASA‘nın TESS uydusu, 400 kat daha büyük bir alanda transit formülünü kullanarak dış gezegenleri tespit ediyor.
YILDIZLI BÖLGENİN YÜZDE 75’İNİ TARADI
NASA’nın Tess uydusu, yıldızlı gökyüzünün yaklaşık yüzde 75’ini tarayarak ana misyonunu muvaffakiyetle tamamladı. Uydu, bu vazife sırasında 66 yeni dış gezegen bulmayı başardı.
Ayrıyeten uydu tarafından tespit edilen yaklaşık 2 bin 100 kadar cisim, dış gezegen onayı için sırada bekliyor.
TESS’in en heyecan verici sonuçlarından biri de sıvı suyun varlığı için potansiyel olarak uygun şartlara sahip bölgede bulunan gezegenlerin keşfedilmesiydi. Lakin bu gezegenler, Dünya’dan epey uzakta olduğu için daha güçlü teknolojiler gerekiyor.
EYLÜL 2022’DE MISYONU BİTİYOR
TESS uydusu, yaklaşık 4 buçuk yıl sürecek misyonunu Eylül 2022’de tamamlayacak. Uydu üzerinde çalışan NASA grubu, uydunun dataları toplama ve sürece formunu geliştirmeyi başardı. TESS kameraları artık üç kat daha süratli bir formda her 10 dakikada bir tam bir imaj yakalayabiliyor.
NASA; bu daha süratli ölçümlerinin, TESS’in yıldız salınımlarının neden olduğu parlaklık değişikliklerini daha iyi çözmesine ve etkin yıldızlardan gelen patlayıcı parlamaları daha detaylı olarak yakalamasına imkan tanıyacağını söylüyor.
Her biri baktığı taraftaki uzayın dörtte birlik kesitini 27 gün kesintisiz gözlemleyen 4 büyük kamera taşıyan TESS uydusu, öte gezegenleri yıldızının önünden geçişi anında tespit etmeye çalışıyor.
Bilim insanları, bu geçiş anında yıldızın kameralara yansıyan parlaklığında oluşan azalmayı gözleyerek, tıpkı vakitte ışığın salım ve emilme ölçülerini ölçerek kelam konusu gezegenlerin kütlesini, öz kütlesini ve atmosfer özelliklerini belirleyebiliyor.
Instagram:
Ensonhaber
