Edirne’de, Osmanlı mimarisinin en kıymeti yapılarından biri olan, Mimar Sinan’ın ‘ustalık eserim’ diyerek isimlendirdiği Selimiye Camii’nde hafriyat çalışmaları yapıldı.
UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’ndeki Selimiye Camii’nde ‘Selimiye Camii Etrafı ve Kentsel Tasarım Projesi’ kapsamında sürdürülen hafriyat çalışmalarında. Roma devrinden kaldığı düşünülen bir aile mezarlığı bulundu.
Yan yana gömülü olarak çıkarılan iskelet kemikleri incelenmek üzere Edirne Müzesi’ne götürüldü, mezarın taşları da müdafaa altına alındı.
“HER AN HER ŞEY ÇIKABİLİR”
Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Kısmı Lideri Prof. Dr. Engin Beksaç, “Selimiye Camii alanının Osmanlı devrinden öncesi de bir kullanımı var. Selimiye Camii alanında Roma periyoduna ilişkin mezarlıklar var. Roma devrinde kıymetli kutsal bir bölge. 1900 yıl öncesi de değerli bir ömür bölgesi. Yapılan hafriyat çalışmalarında çok dikkatli olmak lazım, her an her şey çıkabilir” dedi.
BÖLGENİN ALTINDA EVVELDEN METROPOL VARDI
Bölgenin Roma periyodunda defin alanı olduğunu söyleyen Prof. Dr. Beksaç, “Selimiye Camii önünde kazılmakta olan alan son yıllarda çok tahribat geçirmiş ve kimliğini kaybetmiş lakin 20’nci yüz yılın başlarında buradaki manzara çok farklı. Burada bir okul var, hanlar ve çok geniş bir yerleşim alanı var. Özelikle 1960 yıllardan sonra düzenlemelerle birlikte çok farklı bir kimliğe bürünmüş bir alan. Selimiye Camii alanının Osmanlı periyodu öncesi de bir kullanımı var. Bölgenin altında bir metropol olduğunu biliyoruz. Özelikle genç Roma devrinden başlayarak, yani Edirne’nin kuruluş sürecinden sonra bu bölgede ağır bir metropol, yani defin olduğunu, bir mezarlık alanı olduğunu biliyoruz. Burada mezarların çıkması tesadüf değil. Bu bildiğimiz bir olay ve bu metropol çok geniş bir alana yayılmış durumda. Şu anda çok geniş bir alan tahrip edilmiş bir durumda. Burada han hafriyatı çalışmaları yapan arkadaşlar kimi mezarlara rastlamışlardır” dedi.
“BÖLGE ROMA DEVRİNİN ÇOK DEĞİŞİK YERLERİNDEN BİRİ”
Prof. Dr. Beksaç, “Ekseriyetle erken Bizans ve erken Bizans öncesi genç Roma mezarları olması yüksek ki, var. Bu bölge Roma kenti olduğu vakit Edirne metropol alanı. Yani bu bölge Roma devrinin çok değişik bölgelerinden biri. Selimiye Camii alanında Roma periyoduna ilişkin mezarlıklar var. Selimiye Camii meydanında her an Roma periyoduna ilişkin pahalı bulgular çıkması mümkündür. Bölgede kale yöneticisi olan ve öteki bölge yöneticisi olan insanların defnedildiğini iddia edebiliyorum” diye konuştu.
Hafriyat çalışmalarında dikkatli olunması gerektiğini söz eden Prof. Dr. Beksaç, “Bu bölge 1900 yıl öncesi de değerli bir hayat bölgesi. Yapılan hafriyat çalışmalarında çok dikkatli olmak lazım, her an her şey çıkabilir. Edirne’de yapılan hafriyatlarda 1-2 metre altta, bazı bölgelerde yapılan hafriyatlarda ise 30 santimetre aşağıda bile buluntulara rastlamak mümkün” dedi.
DAHA EVVELKİ HAFRİYATLAR
Selimiye Camii’nin tıpkı bölgesinde 2016 yılında yapılan Yemişkapanı Hanı kurtarma hafriyatında, Roma devrine ilişkin olduğu belirtilen insan iskeleti modülleri bulundu. Gün yüzüne çıkarılan kafatası, kol ve bacak kemikleri incelenmek üzere Trakya Üniversitesi’ne götürüldü. O periyot yetkililer, bulunan insan iskeletlerinin M.Ö. 5’inci ve M.Ö. 6’ncı yüzyıl ortalarında Geç Roma ile Erken Doğu Roma devrinde yaşayan insanlara ilişkin iskeletler olduğunu varsayım ettiklerini açıkladı.
Ensonhaber
